27 Mart 2012 Salı

ARTIK HER CUMA "SİYAH BEYAZ"DAYIZ


Yeni Ankara'ya taşınmış biri olarak Ankara'daki alışveriş ve eğlence mekanları arayışlarım devam etmekte...

Son keşfim özellikle cuma akşamları canlı müzik keyfi yaşamak isteyenlere : Siyah Beyaz

Mekan çok nezih, dekorasyon çok başarılı, duvarlar siyah beyaz resimlerle kaplı, küçük bir yer ama basık değil. Daha önce burada yine "Siyah Beyaz" adında bir film çekilmiş, filmden kareler de mekanın duvarlarında yerini almış.




Kitleye gelince, burası her yaştan herkesi görebileceğiniz bir yer, tek farkı kaliteli olması. İçeride gençler de var, orta yaşlılar da ancak kimse kimseye bulaşmıyor ya da karışmıyor. Dediğim gibi herkes çok kaliteli ve "Müzik" ortak paydasında buluşmuşlar.
Biraz da Müzikten bahsedecek olursak, diğer günleri bilmiyorum ben sadece cuma günleri gittim ama cumaları "canlı müzik" muhteşem. Sahnede 00:30'dan itibaren Derya Sade  var, geçmişten bugüne yabancı popüler müzik söylüyor. Adele, Amy Winehouse, The Cardigans, The Cranberries, Cake gibi geniş bir repertuara sahip ve sesi de süper. Kesinlikle herkese bu başarılı sesi dinlemelerini tavsiye ederim. Aşağıda sahneden ve mekandan birkaç resim de paylaşıyorum. 



Fiyatlardan bahsetmek gerekirse giriş ücreti 20 TL alınıyor ve verilen fişle bir adet yerli içecek alabiliyorsunuz. Diğer içeceklerden örnek verecek olursak bira 15 TL. İstanbul'dan gelen biri olarak bence fiyatlar çok uygun.
Kısaca  Siyah Beyaz'ı herkese şiddetle tavsiye ediyorum, haftanın yorgunluğunu atmak için cuma akşamları gidilebilecek çok keyifli bir mekan...

Adres : Kavaklıdere Sok. 3/1 Kavaklıdere Kavaklıdere, Çankaya
Telefon : +90 312 428 26 41 

PEKİ NE GİYİLİR ?

Ortam kesinlikle kokoş değil, daha çok entel bir havası var; bu sebeple daha rahat fakat tarz giyinebilirsiniz.(Tabii rahat kelimesinin altını çizerek eşofman rahatlığından bahsetmediğimi özellikle belirtmek isterim :) sonuçta ne olursa olsun gece bir mekana gidiyorsunuz.) 
Mesela ben ne giydim aşağıda görebilirsiniz. 

Kot gömlek TOPSHOP* Siyah hırka PARK BRAVO* Tayt-kolye H&M* Çanta MUDO* Bot CHLOE



24 Mart 2012 Cumartesi

Modanın Dahi Çocuğu: MARC JACOBS


Tasarım denince akla ilk gelen isimlerden biri Marc Jacobs...

09/04/1963 Yılında Amerika'da dünyaya gelen MJ, 80 ülkede 200'den fazla perakende mağazasına sahip ve 1997 yılından bu yana da Fransiz Tasarım evi Louis Vuitton'un Kreatif Direktörlüğünü  yürütüyor. 

15 yaşında New York'ta bir butikte stok elemanı olarak çalışan MJ, 1981 yılında High School of Art and Design'dan mezun oldu ve eğitimine Parsons School of Design'da devam etti. MJ, Okul hayatından başlayarak birçok ödül almıştır. 

  • Geoffrey Beene Yaşam Boyu Başarı Ödülü, 2011
  • Yılın Bayan Giyim Tasarımcısı, 2010
  • Yılın Aksesuar Tasarımcısı, 2005
  • Yılın Aksesuar Tasarımcısı, 2003
  • Yılın Erkek Giyim Tasarımcısı, 2002
  • Yılın Aksesuar Tasarımcısı, 1999
  • Yılın Aksesuar Tasarımcısı, 1998
  • Yılın Bayan Giyim Tasarımcısı, 1997
  • Yılın Bayan Giyim Tasarımcısı, 1992


1980 yılı ortalarında Robert Duffy ile ortak kurduğu Jacobs Duffy Designs Inc. şirketi , 1993 sonbaharında Marc Jacobs International Company şeklini aldı. 1997 yılında MJ, Louis Vuitton Kreatif Direktörü olarak atandı ve markanın ilk hazır giyim kolleksiyonunu oluşturdu. 15 senedir LV'da görevini başarıyla sürdüren Marc Jacobs'ın Louis Vuitton 2012-2013 Fall/Winter defilesini mutlaka izlemenizi tavsiye ediyorum linki: 


Mükemmel bir koreografi ile izleyicileri şıklık yolculuğuna çıkaran bu muhteşem şovu  herkesin izlemesini tavsiye ederim...

21 Mart 2012 Çarşamba

ANKARA'DA İNDİRİM RÜZGARI DEVAM EDİYOR: BEYMEN POP-UP OUTLET

Güneşin kendini gösterdiği bu günlerde Ankara'da ikinci bir indirim rüzgarı esiyor...

Cumartesi Filistin caddesinde eski Home store mağazasında açılan BEYMEN POP-UP OUTLET mağazasındaydım. Herkese tavsiye ederim fiyatları düşürdükçe düşürmüşler yani %50+%40. Mutlaka görmek lazım.Dağınık raflarda aradığını bulamayan ben yine aynı dertten muzdarip olsam da, yine de herkese şiddetle uğramalarını tavsiye ediyorum. Mağazanın ve seçtiğim bazı ürünlerin resimlerini sizinle paylaşmak istiyorum.




Resimlerde de göreceğiniz üzere mağazada herşey dağınık ama çok kalabalık olmadığı için, eğer vaktiniz varsa saatlerce dolaşıp istediğiniz gibi bir ürün bulabilirsiniz.

Mağazada abiyeden ayakkabıya, ceketten kazaklara herşey var. İndirim de cabası...



Bu dağınıklığa rağmen gözümden kaçmayan beğendiğim bazı parçaları da sizinle paylaşmak istiyorum. Mesela aşağıdaki tunik güzeldi.
Aşağıda paylaştığım Stella McCartney kazak da çok şıktı.


Şimdi biraz da fiyatlardan bahsetmek istiyorum. Dediğim gibi mağazada etiket üzerindeki fiyattan %50+%40 indirim oluyor . Mesela aşağıdaki Missoni hırka 1,640 TL etiket fiyatından 512 TL'ye düşüyor. İndirim tutarını düşündüğünüzde kazançlı bir alışveriş :)


Aşağıdaki Brunello Cucinelli kazağa da bayıldım. Yünün içinden altın sarısı zincirler geçirmişler ve baklava desenlerin içine gri boncuklar dikilmiş. Fiyatı 6,190 TL'den 1,857 TL'ye düşüyor.

Aşağıdaki Reed Krakoff hırka da yumuşacık, üstelik çok da şık.Fiyatı 2,945 TL'den  885 TL'ye düşüyor.


Burdan ayrıca Leopar tutkunu bayanlara sesleniyorum. Aşağıdaki D&G kot sizin için, über şık :)
Fiyatı da 880 TL'den 260 TL 'ye düşüyor, duyurulur...



Son olarak markasını hatırlayamadığım ama çok beğendiğim kot görünümlü gömleği paylaşıyorum. Küçük yakalı, bol kesim, modern görünüm... Marni miydi acaba ? ya ada Dsquared ? Belki Missoni... Neyse ben düşünedurayım, siz de 27 Mart'a kadar açık olacak mağazaya uğramadan geçmeyin. Bir başka alışveriş serüvenini paylaşmak dileğiyle... Hoşçakalın...

Not: Resimlerdeki katkılarından dolayı Tuğçe Kılıçarslan'a teşekkürler..








16 Mart 2012 Cuma

2012 İLKBAHAR ÇANTALARI



Baharın kendini henüz hissettiremediği şu günlerde, yeni sezon cıvıl cıvıl çantalarla gözünüzü gönlünüzü açmak istedim.

Mesela pembe kahve çapraz askılı Miu Miu Çanta ne kadar şık değil mi? Fiyatı 895 .-Euro




Hele şu mavi Marc by Marc Jacobs torba çanta çok şeker... Özellikle jean ve beyaz pantolonlarla beraber rahatça kombinleyebileceğiz bu çanta gündelik kıyafetlerinizin ayrılmaz bir parçası olabilir. Fiyatı 468.-USD

Aşağıdaki Miu Miu  yeşil rugan çanta da güneşli bahar günlerinde içinizi açacacak cıvıl cıvıl bir parça. Ancak bu çantayı kullanırken dikkat etmeli ve pastel tonlarda giysilerinizle kombinlemelisiniz, özellikle bej tonlarıyla çok hoş duracağını düşünüyorum. Fiyatı 840.-Euro

Sıradaki Louis Vuitton çanta en sevdiğim parçalardan ve tabi su yeşili hemen hemen tüm vitrinlerde ve sezonun tüm kolleksiyonlarında rastlayabileceğiniz kısacası en trend rengi...

Prada'nın aşağıdaki yeni kolleksiyon çantasına bayıldım ve sizinle paylaşmak istedim. Bu beyaz transparan çanta sizi tedirgin etmesin içinde özel eşyalarınızı koymanız için küçük bir çantası daha var. Retro desenli bu çantanın fiyatı 1,950.-Euro ama çantayı kolunuzda hayal edince buna değer dersiniz.

Balenciaga'nın aşağıdaki sarı çantası markanın en çok tutan renk ve modelinden, öyle ki bu sezon tekrar kolleksiyonun bir parçası olmuş. Gerçekten en beğendiğim modeli... Simsiyah giyinerek vurguyu çantaya yapabilirsiniz.

 Yine Balenciaga'nın yeni sezon renklerine uygun aşağıdaki Rose Blush çantasını da sizlerle paylaşmak istedim. Rengi çok güzel değil mi :)


Renklere değinmişken Miu Miu'nun bu küçük cici çantasını da paylaşmamak olmaz, fuşya ve yanları fiyonklu çanta sanki şekerden yapılmış :)

Furla'nın çok sevdiğim Candy Bag 'leri yeni sezonda bir piknik sepetine dönüşmüş adeta... Pembe, hasır ve crocodile çok yakışmış doğrusu... Özellikle yeni sezonda çok göreceğimizi düşünüyorum. Ayrıca söylemeden geçemeyeceğim ki Candy Bag'in düz pudra pembe ve açık mavi renklerine de bayılıyorum. Fiyatları 198.-USD

Son olarak efsane marka Chanel'in klasik kapitone zincir askı çantalarının yerini bu sene patchwork alacak gibi görünüyor. Özellikle jeanlerle olmak üzere her renk ve kıyafetle rahatlıkla kombinleyebileceğimiz bu çanta her Chanel takipçisi bayanın mutlaka gardırobunda bulunmalı, öyle değil mi?


İlkbahar çantaları dosyasını burada kapatıyormuş gibi görünsemde sokaklardan ve mağazalardan farklı çanta modelleriyle yine size yazacağım. Görüşmek üzere :)


9 Mart 2012 Cuma

Ankaralı İndirimseverlere Duyurulur: BEYMEN POP- UP OUTLET

Selamlar,

Bugünkü durağım Filistin caddesinde, kısa bir süreliğine açılan Beymen POP-UP OUTLET mağazasıydı...

Sadece Home ve Çocuk temalarıyla açılan bu mağazayı ziyarete gittik. Dışardan bakıldığında HOME STORE tabelası hala takılı olan bu mağazanın içi öyle özensiz  öyle pazar yeri gibiydi ki. Anladık outlet ama şehrin en gözde caddesinde POP UP açmışsın kısa süreliğine, Beymen müşterilerine layık bir sunum olsaydı keşke.

İçine girdiğimde yine bir kalabalık ama benim İstanbul'da görmeye alışık olduğum tarzdan değil, öyle iğne atsan yere düşer yani. Müşterileri de bir gözlemlemeden olmuyor tabii. Bayanlar orta yaş üzeri, avam da var nezih de var. Gelelim ürünlere benim (henüz) çocuğum olmadığı için daha çok ev tekstili ürünlerine baktım, ancak pazar tezgahı  karışıklığında hiçbirşey bulamayan ben tabii ki birşey bulamadım. Çok fazla Ralph Lauren çarşaf ve Nevresim takımı var, belki sizin zevkinize hitap edebilir.

Çocuğu olan arkadaşım 2 yaşındaki kızına Missoni hırka ve Stella McCartney pudra pembe pantolon aldı, gerçekten çok şıktı ve fiyatlar da uygun. İki parçaya 200TL civarı verdi, neredeyse Zara ile aynı fiyat. Bu arada benim de çocuk ürünlerini inceleme fırsatım oldu. Yeni doğan bebekler için harika tulumlar var, 1 yaş civarı için Juicy Couture body'ler çok cici, simli kar botları süperdi... Erkek çocukları için kareli gömlekler şıktı.

Günden bana kalan belki somut birşey yok ama BEYMEN POP-UP OUTLET mağazanın 15 Mart'tan itibaren kadın ve erkek outlete döneceğini öğrendim :) İşte bu güzel haber...

8 Mart 2012 Perşembe

Kadınlar Gününde MARNİ at H&M Çılgınlığı

Öncelikle herkese merhaba ...
Okunur okunmaz bilmem ama ilk yazıma bugün H&M mağazalarında satışa konan Marni koleksiyonu ile başlamak istedim.
Kaç gündür bu kolleksiyonu beklememe rağmen bugün 10 buçukta uyanarak gayet rahat bir şekilde hazırlanıp, arkadaşımla beraber Gordion mağazasına gittik. Bu rahatlığımızn sebebi belki de Ankara'da,   İstanbul'daki alışveriş çılgınlığının olmayacağını düşünmemdi. Henüz birkaç haftadır Ankara'da olmam  ve bu zaman zarfında ziyaret ettiğim mağazalarda aradığım ürünleri kolayca bulabilmem ve mağazaların (h&m'in bile) boş ve düzenli olmasıydı belki de beni bu düşünceye iten. Bu arada daha önce internetten de kolleksiyona göz atmış ve birkaç parçayı gözüme kestirmiştim.
Mağazaya ilk girdiğim anda neyseki kalabalık yok diye düşünürken orta sehpalarda ve yanındaki üç beş askıda yer alan (artık denilebilecek cinsten) kalan ürünleri ve onların başına sinek gibi üşüşmüş telaşlı kadıncıkları görünce yaşadığım hayal kırıklığını anlatmam mümkün değil. O hayal kırıklığıyla mağazayı başka hiçbirşeye bakmadan terkettim. Tesellim yine Zara oldu. Reyonlara bakıyordum ama boş bakıyordum çünkü aklım h&m'de kalmıştı. Zaradan aldığım üst  içimdeki siniri yok etmeye yetmedi, bir de gözüm devamlı kocaman yeşil Marni torbalarıyla gezen bayanlara takılınca bir kez daha soluğu H&M'de aldım. Bu sefer ürünlerin yerini değiştimiş başka reyona almışlardı, farklı şeyler de vardı. Reyonda ve kabinlerde yaklaşık 45 dakika geçirdikten sonra soluğu kasada aldım. Elimde Marni ayakkabı -H&M ayakkabı - güneş gözlüğü ve Marni fular vardı. Kasada  yanımdaki bayanın 980TL 'lik alışverişini farkedip dehşete kapıldıktan sonra ödememi yapıp ayrıldım. Önceden beğendiğim pullu yakayı alamadığın için buruktum ama kabalıkta çileye dönüşen alışveriş zevkimi noktalamamın hazzı paha biçilemezdi.
Günden elde kalanlar; 1- Ankara'yı küçümsememek lazım bundan sonra her türlü yeni kolleksiyon, indirim vs. gibi kalabalığı körükleyecek durumlarda eğer fırsatım varsa sabah açıldığı saatte orda olacağım.
2- Kolleksiyon zaten çok kötüydü, renk ve desenleri beğenmemiştim. Pullu yaka -ayakkabılar ve t-shirtler için gitmiştim. Ayakkabıları kaptım :) Siyah -kahve dik çizgili yün taytı denedim, içlik gibi durdu, üst kısımlar pot pot. İpek bluz denedim açık bisiklet yaka, büyük bedeni olsaydı da babaanneme alsaydım keşke... Tümüne genelliyorum çünkü iyi parça azdı. 3- Herşeye rağmen keyifliydi. Bu arada "herşeye rağmen "in bir sebebi daha var o da 45 dakika boyunca elimde tuttuğum ayakkabının öbür tekinin başkası tarafından satın alınmak istenmesi ancak teki bende olduğundan alınamaması. Üstelik bu zaman zarfında satış görevlisi gelip elimdeki ayakkabının  kaç numara olduğunu sordu ve bayanın satın alacağını  söyledi, bunun üzerine ben de ayakkabıyı ben satın alacağımı belirttim tabi. Dediğim gibi mağazada o kadar çok oyalanmışım ki reyona geri geldiğimde diğer bayandan eser yoktu bende ayakkabımın tekini kaptım ve kasaya koştum. E alışveriş yaparken çok sık yaşanan şeyler bunlar. Sonuçta günün galibi ben çıktım. Okuduğunuz için teşekkürler. Bol alışverişli günler diliyorum...